Kalemi “İyilik” için yazıyor!

Dilek Kelebek bir öğretmen hem de mini mini bir olan öğrencilerine kocaman bir dünya sunan! Annesine adadığı ilk kitabı “Dilek Tozu”ndan elde edilen gelirle kanser hastalarına,  geliri ihtiyaç sahiplerine bırakılacak karma yazarlardan oluşacak bir kitap çalışmasına da yazılarıyla destek olacak. Kelebek, 15 Kasım 2018’de ilk kitabı ile Tüyap Kitap Fuarı’nda olacak.

Sebahat Bağbars

Dilek Kelebek kimdir? 

“Ben bir Âdem kızıyım. Bir anne, bir eğitimci, bir evlat, bir kadın ve hepsinden ziyade bir birey olarak hüküm sürdüğüm dünyamda; yürüdüğüm yollara anılar serpiştirmek, bunu yaparken iz bırakmak için benden sonra gelecek Âdem kızlarına Âdem oğullarına; arı gibi çalışıp üretmeyi, kelebek gibi umutla güzelleşmeyi tercih edenlerdenim. Güneşin dünyayı bıkıp usanmadan mütemadiyen selamlayışında, kalın perdeler ardından odaya süzülmeye çalışan ışık huzmelerine yol veririm, perdeyi aralayarak ruhuma iyi gelmesini dileyerek selam dururum kendisine, azmine hayran bir tebessümle. Her uyanışın insanlığa sunacağı mucizeleri merak ederek günün ilk acı kahvesini yudumlar, sabahın ilk ışıklarıyla rızkını toplamak adına denize açılan balıkçılar gibi ‘rastgele’ derim.”, diyorum bir yazımda. Dilek öyle biri işte.  İstanbul’da yaşıyorum uzun süredir ve seviyorum bu şehri. Kendi hikayesini yazar insan düşüncesinden yola çıkarak bulunduğum anı en değerli an addederim. Beni güçlü kılana şükrederim. Yolculukları severim; yeni yerler, insanlar keşfetmek heyecan verir bana. Okumak vazgeçilmezim yazmak ise en büyük keyfim oldu hayatta hep. Lise yıllarında keşfettiğim Tezer Özlü ve başucu yazarım olan Nazan Bekiroğlu okumalara doyamadığım kalemlerdir. Zaman zaman dilekkelebek.com da minik denemeler paylaşıyorum, ayrıca Eğitişim Dergisi ve PDR Dergisi’nde düzenli olarak yazıyorum.

 

“Dilek Tozu” kitabınızın hikayesini bizlerle paylaşır mısınız? 

Dilek Tozu benim için bir kitaptan ziyade hayatımın dönüm noktalarındandır. Bir süre önce anneciğimi kaybettim, ansızın ve genç yaşında. Yaşama dair, sol yanını acıtan yaşanmışlığın sonucunda, hayata tutunarak yol almak kalanlarla, gerçeklikti ve Dilek Tozu “bir kitap pek çok hayat” düşüncesiyle vuku buldu. Öğrencilik yıllarımdan beri “kalem aldım elime, tuttum bırakmam” diyerek yazı yazmaktan büyük keyif aldım. Ancak bunları somut hale dönüştürmem annemin gidişinden sonra ortaya çıktı. Bir “Hoş geldin” anı ile başlayarak, yaklaşık 1 yıllık süreç sonunda şiirler kitaba dönüştü. Kitabın yazara ait tüm geliri Türk Kanser Derneği’ne bağışlandı. Dilek Tozu’nu ilk elime aldığımda annemin anısına yola çıktığım bu kitap; çocuklarıma bırakacağım bir eser ve eğitimci olarak üretkenliğin hazzıyla huzura dönüştü. Kitap dört kısımdan oluşmaktadır. Yansıma, Nazende, Duvar ve Notlar olmak üzere; her insanın kendinden bir parça bulabileceği, bunu bende düşünmüştüm diyebileceği, dilinin ucuna gelip bazen söylenmemiş dizelerden oluşmaktadır. Dilek Tozu; pek çok şiir kitabından farklı olarak içerisinde yaşanmışlığı olan, kara kalem fotoğraflar barındırmaktadır. Fotoğrafların bir kısmı sevgili Zeynep Uçak’ın kadrajından çıkmıştır. Bir yetişkinden bir çocuğa keyifle okunabilecek şiirler bulunmaktadır. Karahindiba, Sükût, Mutluluk Neydi, Çocuk Olmak… içinde bulunan bazı şiirlerdendir. Kitabın yazım surecinde yanımda olanlara, elimi tutanlara teşekkürüm bakidir.

Yeni kitap yazmak ya da farklı bir proje hayata geçirmek gibi girişimleriniz var mı?

Yazmaktan vazgeçebileceğimi düşünemiyorum. Öyle ki; bazen kâğıda dökmesem de kafamın içinde kendimi yazar vaziyette buluyorum.  Önümde ocak ayına kadar tamamlanması planlanan bir proje kitap var. Birçok yazar annenin yer aldığı bir kitap olacak ve gelirinin bir kısmı ihtiyaç sahibi bebeklerin mama ve kıyafetlerine ayrılacak. Şimdilerde onun üzerinde çalışıyorum. Bunun yanında benim için çok kıymetli olan ikinci kitaba yoğunlaştım. Bu defa kitap yetişkinlere öykü olarak hayat bulacak. Yaşanmışlıkların çokça olduğu, fıtratımızdaki gülümseyişe anlam katacağını umduğum küçük öyküler yer alacak. Bir diğer çalışmam; çocuklar için eğitici öykü kitapları, onu da en kısa sürede tamamlayarak hayata geçirmek istiyorum. Yıllardır çocuklara gönül verip onlara dair bir çaba göstermemek olmazdı elbet, üstelik iki evlat annesi olarak. Yani insan yazmaya başladı mı bırakamıyor işte. İyi kileri çoğalıyor, amaçları güçleniyor, yolculuğu güzelleşiyor hayata.

Öğretmen Dilek olmak nasıl bir duygu? Çocuklarınıza farklı bir pencere açmak için neler yapıyorsunuz? 

Öğretmenliğin fıtratıma yakışan bir duruş olduğunu düşünüyorum. Bir çocuğun sizin rehberliğinizde hayata hazırlanması ve bunu izlemenin keyfi inanın çok büyük. Bir insanın hayatına dokunmak ve onun dünyasında yer almak büyük sorumluluk elbette ki. Ben öğrencilerime çocuk masumiyetlerini kaybetmeden, içlerindeki iyiliği korumayı öğretmeye çalışıyorum. Sevgiyi rehber edinerek öğrenmeye açık olmalarını hedefliyorum.  “Değişen dünyaya ayak uydurmaya çalışırken; özünü ve doğru bildiklerini kaybetmeden, kırıp dökmeden, kendini savunarak yaşamı adımlamayı öğreti edinmeleri temennim.” diyorum. Öğretmen olmak; hep biraz çocuk kalmak, her güne yeni bir heyecanla başlayıp içinde mucizelere açık kapılar taşımak.

37’incisi gerçekleştirilecek Tüyap Kitap Fuar’ında siz de varsınız. Detayları paylaşır mısınız?

Dilek Tozu daha önce İzmir Tüyap Kitap Fuarı’nda yer aldı. 15 Kasım Perşembe günü de İstanbul Tüyap Kitap Fuarı’nda imza günü olacak ve evet, bu benim için tarifsiz bir duygu. Tüyap’ta Hayal Yayınları Standında olacağım Dilek Tozu ile. Dünyanın ritmine ayak uydurmak, hayallerimizden vazgeçmemek, her yeni güne tebessümle selam durabilmek için kitaplardan vazgeçmeyelim ve uzak kalmayalım derim. Kitap fuarları bu anlamda güzel fırsatlar. Kitap almasak bile; kitaplar arasında gezinmek, birkaç kitabı elimize alıp incelemek iyi gelecektir inanın, koşturması bitmeyen yoğun hayatlarımıza.

 

Gazeteci, yazar, kahkaha terapisti, masal anlatıcısı, masallarla dans eğitmeni... Keyfi çizer (Instagram @artbyseba Fotoğraf çekmeyi sever... Serbest olarak gazeteciliğini hala sürdüren Sebahat Bağbars 13 yıl hizmet verdiği PR Marka Danışmanlığı mesleğine 2017 yılında ara verdi. Birçok sosyal sorumluluk projesine destek vermekte ya da bizzat yürütmektedir. Bağbars 2019 yılından bu yana New York'ta yaşamaktadır.